Hırslar, Pasif Duygular ve Aktif Prensipler

13 Şubat 2025

Adam Smith’e göre kendine-emir; insanın çok güçlü, çok şiddetli ve uygunsuz davranmaya iten pasif duyguları meydana çıktığında aktif prensiplerin devreye girerek bu pasif duyguların etkisini azaltmasıdır. Aktif prensipler ve pasif duygular hırsların farklı sınıflarına mensupturlar. Smith hırsların beş sınıfını The Theory of Moral Sentiments kitabının birinci bölümünün ikinci kısmında tanımlar. Bunlar:

 

    ‘Hırslar köklerini bedenden alır. ’ Smith bunu; açlık ve cinsel şehvet olarak adlandırır. Bu doğal olarak hırsların en güçlü olanıdır.

 

 ‘Hırslar köklerini hayal gücünden alır.’ Smith bunu; aşk, aşkta hayal kırıklığına uğramak ve ya ikincil hırslar olarak adlandırır. Bu sevgiden doğar.

 

 ‘Asosyal Hırslar’: Smith, bu hırsların ‘nefret ve dargınlık’ gibi duygulardan kaynaklandığını belirtir. Bu da hayal gücünden türer.

 

 ‘Sosyal Hırslar’: Smith, bu hırsların ‘cömertlik, insanlık, kibarlık, merhamet, iyi arkadaşlık, saygı, tüm sosyal ve iyi etkileşimler’ olarak adlandırır. Bu özelliklere daha sonra adalet, doğruluk, namus, sadakat gibi kavramları da eklemiştir.

 

 ‘Bencil Hırslar’: Smith, bu hırsları biz iyi ve kötü kader üstünde hesap yaptığımızda ortaya çıkan ‘keder ve neşe’ olarak adlandırır. 


 

Pasif duygular biz kontrol edemediğimizde hırs haline gelirler. Hemen hemen insana kendini bir makine gibi hissettirler ve beden hırslarını, hayal hırslarını, bencil hırsları ve bizim amacımız için en önemli olan asosyal hırsları harekete geçirirler. Nefret ve dargınlık bunlara örnek teşkil eder. Aktif prensipler ise sosyal hırslardan(cömertlik ve merhamet gibi) meydana gelir. Hırsların altında yatan sebep; çok farklı yapılarda olan bu pasif duygular ve aktif prensiplerdir. Pasif duyguların ve aktif prensiplerin arasındaki ayrımın alt yapısında kendine-emir modelinin içsel zeka ve rasyonel-seçim modeli vardır.


Duygular ve hırslar çok kötü olsalar bile insanın doğasında vardır. İnsan, hırsları ve duyguları ilgili bir şey yapamaz ama nasıl hareket edeceğine kendi karar verir. Arzular insanı çok güçlü çekseler bile onların yolunu izlemek çoğu zaman faydalı olmaz. Hatta çok yüksek bir bedel ödemek durumunda kalınabilir. Böyle durumlarda kısa vadeli dürtülere direnmek için aktif kurallara güvenilmelidir. Böyle bu uzun vadede insana büyüklük ve itibar getirir.

 


Bir kişinin aktif prensipleriyle pasif duygularına karşı mücadele vermesi Smith’in kendine-emir teorisinin oyunlar teorisindeki modeli için anahtarı oluşturur. Smith’in şöyle teşvik edici bir yaklaşımı vardır; biri fiziki ve duygusal getirileri arasında bir alış-veriş yapabilir ve bu pasif duygulara karşı aktif prensiplerin ne kadar kullanıldığıyla ilgilidir. Smith’in bu yaklaşımı rasyonel karar verme(kişisel çıkarına) hakkında ip uçları verir. 

 

Yorumlar